Toprağın Besin Değeri

Su kesen domatesler ya da sönen salata yaprakları meyve ve sebzelerin tatsız oluşu genelde güçsüz ve besin değerinden yoksun toprağa bağlanırdı.

Bunun sebebi olarak da aşırı tarım, sera üretimi ve çevre kirliliğinin neden olduğu asit yağmurları görülürdü.

Almanya Gıda Kurumu DGE'nin, 60 araştırma enstitüsünün uzmanları arasında yaptığı bir anket, şimdiye kadar hakim olan bu görüşü yalanlıyor. Anket sonucuna göre, toprağın besin değeri hatta eskiye oranla zenginleşmiş durumda.

Bitkisel gıdaların besin değerinde geçtiğimiz on yıllarda herhangi bir değişim saptanmamış. Uzmanların görüşlerine göre, gıdalardaki besin değeri, tarım şeklinden çok, öncelikle hasat zamanı, iklim, bitkiler arasındaki dikim aralığı ve bitkilerin cinsine bağlıymış.

Örneğin, ister geleneksel ister ekolojik olarak yetiştirilen havuçların karotin miktarında hiçbir fark görülmediğini belirten uzmanlar, açık havada olgunlaşan domateslerdeki C vitamininin kış aylarındaki sera domateslerine oranla daha fazla oluşunun da, mevsimler arasındaki ışık farkından ileri geldiğini söylüyor. Uzmanlara göre, günümüzde giderek hassaslaşan ölçüm ve analiz yöntemleri de zaman zaman yanlış anlamalara yol açabiliyor.

Yoğun tarım yapılan bölgeler de dahil olmak üzere, Almanya da 1946-1995 yılları arasında yetişen tahıllarda yapılan incelemelerde, bunlardaki selen miktarında herhangi bir farka rastlanmadığını belirten Paderborn Üniversitesi'nden Prof. Helmut Heseker, hatta gübreleme ve hayvansal atıklar nedeniyle bunun tam tersinin söz konusu olduğunu söylemiş.

Bu nedenle aşırı gübre kullanımının yoğun ve geniş alana yayılan hayvancılığın yani yasal düzenlemelerle (Gübre Kullanımına İlişkin Kararname) daha da sınırlandırıldığına dikkat çeken Prof. Hescker e göre, Almanya topraklarında gözlenen genel iyot ve florid azlığı, aşırı tarım ya da asit yağmurlarından değil, dünyanın gelişimi çerçevesinde ortaya çıkan toprak kayıplarından oluşmaktadır.

Bu verilerden yola çıkan DGE'nin vardığı sonuç şu: Hangi çiftlikten gelirse gelsin, Almanya da insanların bütün bir yıl boyunca taze ve zengin nitelikli gıdalarla beslenme olanağı mevcut, dolayısıyla ilave vitamin ve mineral tabletlerinin kullanımına gerek bulunmamakta.