Cildin yaşlanması, güneş lekelerinde kullanıldığı gibi selülit içinde kullanılmaktadır. Ülkemizdeki kadınların neredeyse yüzde 80 inin sorunu olan selülit, kalçalarda, bacaklar, karın, hatta kollar ve dizlerde oluşabiliyor. Doktorlar, bu portakal kabuğumsu görünüme nelerin sebep olduğunu tartışa dursunlar, selüliti olanlar bunlardan çabucak ve acısız bir şekilde kurtulmanın yollarını buldu bile.
Deri üzerinde biriken fazla miktarda toksin, yağ hücrelerine tuzak hazırlayarak bu hücrelerin şişmesine ve kan dolaşımının zayıflamasına neden olur. Kan damarları hücreleri beslerken, lenf sisteminde vücuttaki fazla sıvı ve artık maddelerin atılmasını sağlar. Bu her iki sistemin zayıf çalışması halindeyse selülitler artarak ciltte sağlıksız bir görünüm yaratır.
İyi bir diyet, hem sağlığınız için gerekli hem de selülitle mücadelede bir başlangıç noktasıdır. Yağ alım miktarınızı sınırlayın, tereyağı, margarin gibi katı yağları, kızarmış ve şekerli yiyecekleri ve rafine karbonhidratları kesin. Ayrıca tuzlu ve baharatlı yiyecekleri de azaltın. Her gün bolca taze sebze ve meyve yemeyi ve 7 - 8 bardak su içmeyi de ihmal etmeyin. Sağlıklı bir diyete ilave olarak, kan dolaşımını hızlandırmak da selülitli bir görünümü iyileştirmek için gereklidir. Bunun için selülit kremleriyle veya vibromasaj aletleriyle masaj yapabilirsiniz. Masaj vücudun tembel ve hareket etmemekte inat eden dokularını harekete geçirerek kan dolaşımını hızlandırır.
Selülit Kadınlara Özgü Bir Durum :
Selülitin oluşmasının sebebi olarak östrojen hormonu gösteriliyor. Östrojen hormonu da kadınlara özgü bir hormon olduğu için selüliti kadınlara özgü bir hastalık olarak nitelemek yanlış olmaz. Östrojen, vücutta yağ ve şekerin depolanmasını sağlayan insülini artırır. Özellikle buluğ çağı, hamilelik ve doğum kontrol haplarının kullanıldığı dönemlerde, bu hormon en üst seviyeye ulaşır. Kadın vücudunda kalça, karın, alt ve üst bacak bölgeleri yağ depolamaya uygun bir yapıdadır. Selülit, deri altındaki yağ hücreleri gereğinden fazla yağ depoladıkları zaman oluşur. Şişen hücreler dışarı doğru çıkıntılar oluşturur ve sonuçta deri girintili çıkıntılı bir hal alır.
Selülite Karşı En Etkili Yöntem: Mezoterapi
Doktorlar selülitin sağlık riski taşımayan, ancak tedavi edilmesi gereken kozmetik bir problem olduğu görüşünde birleşiyor. Selülit, bugün her 4 kadından 3 ünü etkileyen bir estetik problemi oldu. Selülite aşırı beslememenin neden olması mantıklı. Ancak zayıf kadınlarda dahi selülit görülmesi veya zayıflamakla tedavi edilememesi selülitin bu sebepleri için kafalarda soru işaretleri bırakıyor.
Avrupalı doktorlar selüliti daha ciddi bir yaklaşımla, tedavi edilmesi gereken tıbbi bir problem olarak görüyorlar. Tedavi yöntemi ise mezoterapi. Mezoterapi "orta deri tedavisi" anlamına gelmektedir. Deri altına belirli açılardan iğneler batırıldıktan sonra, sinir uçları harekete geçer ve damar açıcı bir reaksiyon meydana gelir. Bu yöntem sayesinde eskiden ağız yoluyla alınan ilaçlar doğrudan hastalıklı bölgeye enjekte edilmeye başlanmış. Bu nedenle küçük dozlarda ilaçlarla bile daha etkin bir tedavi sağlanabiliyor. Örneğin hastalıklı bir yaprağı kurtarmak için ilacı ağacın köküne verip, belirli bir kısmının yaprağı iyileştirmesini beklemek yerine, ilacı daha az dozlarda direkt olarak hasta olan yaprağa enjekte ederek tedavi gerçekleştirilir. Sonuçta sağlam yapraklara zarar vermeden hastalıklı yaprak kurtarılır.
Mezoterapi, sadece selülit tedavisinde değil, akne, saç dökülmesi, bel ağrısından migrene kadar pek çok rahatsızlığa karşı uygulanıyor. İlk kez 1952 yılında Fransa da uygulanan mezoterapi, 1972 de uluslararası bir yöntem haline gelmiş. Mezoterapi halen İspanya, İtalya, İngiltere, Fransa, Belçika, İsveç, Danimarka ve Japonya da çok yaygın.
Nasıl Uygulanıyor?
Önce ekografi (ultrason) ile selülitli bölgenin kalınlığı, mezoterapist doktorun çalışacağı derinlik ve o bölgeye giriş açıları saptanır. Sadece bir kez kullanılıp atılan, 4 milimetrelik özel steril iğnelerle, etkin ilaçlar cildin derm tabakasına birer santim arayla batırılır. Bu ilaçlar, kılcal damar dolaşım yoluyla selülitli bölgeye direkt etki ederler. Böylece dokulardaki ödemi çözer, bozulmuş olan lenf ve kan dolaşımını düzeltirler. Bozulmuş olan yağ hücreleri ile dolaşım arasındaki ilişki tekrar kurulur ve yağ hücrelerine depolanmış yağ yeniden çalışmaya başlar, şeker ve yağ asitlerine ayrılarak kullanılabilir hale gelir. Mezoterapi süresince kişinin yapacağı düşük kalorili bir rejimle bu yağlar, vücut tarafından enerji olarak tüketilir. Mezoterapi olmadan yapılacak bir diyet aslında normal kısımlarda yağ kaybına neden olup yerel fazlalıkları daha belirgin bir hale sokar. Yağ dokusu yüz, göğüs gibi hasta vücudunun üst kısımlarından kaybolur, kalça ve bacaklarda yağ dokuları değişime uğramaz. Hâlbuki mezoterapide kişi, bölgesel olarak selülit yağlarını kaybettiğinden kısa sürede (15 günde 2 beden gibi) olması gereken şekle kavuşur. Tedavi bitince uzman doktor tarafından hastanın bitim ekografisi alınır. Böylece selülitin mezoterapi ile tedavisi kanıtlanmış olur.
Öneriler
- Nişastalı yiyecekleri öğleden önce yiyin.
- Rafine edilmiş şeker ve suni tatlandırıcılardan kaçının.
- Yağda kızarmış, doymuş yağlarla yapılan, unlu ve fazlaca tuzlu yiyeceklerden uzak durun. Çünkü bunlar vücutta su toplanmasına neden olurlar.
- Kakaolu, mayonezli, kurutulmuş yiyecekler, dondurma, tatlılar, kekler, bisküviler, kabarcıklı içecekler ve alkolden kaçının.
- Patates hariç sebze ve salataları bol miktarda yiyebilirsiniz. Yiyeceklerden et yerine balık ve tavuğu, az yağlı peynir, süt ve yoğurtları tercih edin.
- Çay ve kahveyi minimum düzeyde tutun. (Günde 3 fincandan fazla değil). Maden suyunu bol miktarda için.
- Düzenli egzersiz yapın. Bisiklete binin, aerobik veya step yapın, yüzün, yürüyüş yapın.
- Fazla kilolarınızı verin, bağırsaklarınızın düzenli çalıştığından emin olun, duruş pozisyonunuzu düzeltin, yüksek topuklu ayakkabılardan kaçının ve karın kaslarınızı kuvvetlendirici hareketler uygulayın.
Sorular
- Mezoterapi ağrılı bir yöntem midir?
Mezoterapide iğneler epidermis dediğimiz, sinirlerin bulunmadığı, cildin en üst tabakasına batırıldığı için acı hissi vermezler. Hastalarımız, iğnelerin sinek ısırığı gibi değilse de sineğin gezinmesi gibi bir his verdiğini söylüyorlar.
- Hangi ilaçlar kullanılıyor?
Kullanılan ilaçlar eczanelerde satılmıyor. Fakat uygulamayı yapan doktor tarafından eczacılara hazırlatılıyor veya yurtdışından getirtiliyor. Sabit bir karışım yok, ancak genellikle yağ hücrelerini parçalayıcı bitkisel kökenli maddelerle, demir, çinko, bakır kökenli, yine yağ eritici maddelerden yapılmış ilaçlar kullanılıyor. Başlıca üç gruba ayrılırlar:
- Yağ hücrelerini parçalayıcı (Lipolitik) ilaçlar: Bunlar tembel halde bulunan yağ hücrelerine işlevlik kazandırırlar. Trigliseridlerin yağ asidi ve gliserol haline dönüşmesine imkân verirler. Böylece vücut diyetin desteğiyle bu enerjiyi kullanıp yakacak ve bölgesel olarak zayıflayacaktır.
- Bitkisel kökenli ilaçlar: Kılcal dolaşım geçirgenliğini normale dönüştürürler. Hücre ile dolaşım arasındaki yağ değiş tokuşlarının tanzimini yaparlar, hücredeki fazla suyun atılmasını sağlarlar.
- Anestezik ilaçlar: Bunlar ağrı kesici etki yaparlar ve damar açıcı faaliyetleri vardır.
- Tedavi süresi nedir?
Süre ekografi ile saptanacak selülit miktarına, yerleşim bölgelerine ve selülit tipine bağlıdır. Genelde iki seans olmak üzere 15 günde 2 beden incelme kaydedilir. Tedavi süresi 15 - 30 gün arasında değişmektedir. Seanslar ilerledikçe o bölgedeki fazla santimler, hızla azalacak, sarkma olmadan kişi normalde sahip olması gereken vücut ölçülerine kavuşacaktır.
- Mezoterapiden sonra selülitler yeniden oluşabilir mi?
Aynı bölgelerde selülit oluşmaz diye bir şey yok. Kişi beslenmesine dikkat etmezse, tedaviden sonra eski yeme alışkanlıklarına dönerse, egzersiz yapmayı ihmal ederse selülitler yeniden oluşur, ancak bunlar yüzeysel yağ olarak vücuda eşit olarak dağılır. Örneğin bir hastam, bana tedaviden sonra üç kilo aldığını söyledi. "Ama bu kiloların nereye gittiğini bilemiyorum. Çünkü buraya yine 1.5 beden düşük kıyafetle geldim" dedi.
- Liposuction (yağ emdirme) ameliyatları ile selülitlerden kurtulmak mümkün müdür?
Hayır, liposuction kitlesel olarak yağ aldırma ameliyatıdır. Bu ameliyatlarda derinin çok altına inilerek yağ emdirilir. Selülitlerse üst derinin hemen altında oluşan şekilsel bozukluklardır, dolayısıyla bu ameliyatlarla selülitlerin kaybolması mümkün değildir.
- Mezoterapinin dezavantajları var mıdır?
Eğer kullanılan iğneler steril değilse, ilaçlar cildin alt tabakalarına kadar sızarsa enfeksiyonlar meydana gelir. Ayrıca hastanın bünyesinin ilaçlara alerjik reaksiyon göstermesi de mümkündür. Ancak bugün mezoterapi, sonuçlarının kısa sürede alınması, doğrudan sorunlu bölgeye uygulanması ve çok etkili olması nedeniyle oldukça tercih edilir bir yöntem.
Yorum Yap
Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Giriş Yap
Yorumunuzun kontrolden geçtikten sonra yayınlanacaktır.