- Makarna, yoğurt, sebze ve meyveler, bakliyat ve kepekli bisküviler hem az kalorili hem de daha doyurucu ve fazla yemeyi engelleyici besinlerdir.
- Nişastalı yemekler, patates, beyaz ekmek, şeker ve yağ eklenmiş kahvaltı gevreklerinin, çikolatalı keklerin, gofretler, barlar, cipslerin puding ve burgerlerin hepsi yüksek kalorili besinlerdir.
- Çocuk ve gençlerde obezite ile başa çıkmanın birinci aşaması, enerji dengesinin değiştirilmesinden geçmektedir. Fazla ve gereksiz enerji alımı azaltılmalı, enerji harcaması fazlalaştırılmalıdır. Nişastalı yemekler, patates, beyaz ekmek, şeker ve yağ eklenmiş kahvaltı gevreklerinin, çikolatalı keklerin, gofretler, barlar, cipslerin, puding ve burgerlerin hepsi yüksek kalorili ve yüksek glisemik indeksi olan besinlerdir. Makarna, yoğurt, sebze ve meyveler, bakliyat ve kepekli bisküviler hem az kalorili, düşük glisemik indeksli, hem de daha doyurucu ve fazla yemeyi engelleyici besinlerdir.
- Ergenlik çağındaki obez erkek çocuklarda yapılan bir çalışmada, düşük glisemik indeksli gıdalarla beslenen çocukların yemek yeme isteklerinin yüksek glisemik indeksli gıdalarla beslenen çocuklara göre oldukça azaldığı gözlenmiştir. Yüksek glisemik indeksli, yüksek kalori toplamı olan bir kahvaltı ile güne başlayan çocuklar, gün boyu diğerlerine göre iki kat daha fazla yemek yemek istemektedir. Öğle yemeğini fast-food yapımı kalori bombası besinlerle tamamlamakta, gün boyu gofret, kurabiye, kek, çikolata ve tatlı tüketme eğiliminde olmaktadır. Gıda alımındaki bu fark, yüksek glisemik indeksli gıdalarla beslenme alışkanlığının oluşmasından ve buna bağlı metabolik değişimlerden kaynaklanmaktadır. Yüksek glisemik indeksli yemekler, atıştırmalar yendikten sonra pankreas aşırı miktarda insülin salgılamakta ve bu insülin cevabı yoğun karbonhidrat ve yağ depolarını, yani kiloları daha da arttırmaktadır. Kortizol seviyesinin de yükselmesi, bu süreçte iştahın da artmasına sebep olur. Düşük glisemik indeks değerli gıdalarla beslenen çocuklara, doyuncaya kadar yemeleri, canları ne zaman isterse atıştırabilecekleri söylenebilir. Bu çocuklara ve gençlere sadece düşük glisemik indeksli karbonhidratlar, protein ve yağları ölçülü miktarlarda yemeleri tavsiye edilir. Bu tip bir beslenmenin faydaları kısa süre sonra görülür. Bu çocuklarda fazla kilolardan kurtulmak da, kilo denetimi ve kontrolünü sağlamak da problem olmaktan çıkmaktadır.
- Çocuğunuza kesinlikle hazır, klişeleşmiş ticari bir diyet uygulamayın. Doktorunuz ve onun size önereceği bir beslenme uzmanından yardım alın.
- Çocuğunuza kesinlikle hazır, klişeleşmiş ticari bir diyet uygulamayın. Doktorunuz ve onun size önereceği bir beslenme uzmanından yardım alın. Çocuklar ve gençlerde kilo verme çalışmalarında beslenme kısıtlamalarından kaçının. Onların henüz büyüme çağında olduklarını unutmayın. Daha fazla harekete öncelik verin.
- Birlikte yemek yapmaya çalışın. Sanılanın aksine çocuklar yemek pişirmeyi severler. Sizinle birlikte sağlıklı beslenmenin püf noktalarını ve sağlıklı gıdaların nasıl hazırlandığını daha kolay öğrenebilirler.
- Her zaman masaya oturarak ve onunla beraber yemek yemeye çalışın. Yemekte onunla konuşun, sohbet edin. Yemek sürecini bir beslenme eğitimi süreci gibi değerlendirin. Ama onu çok üzmeden. Senin az yemen, kilo vermen gerekiyor cümlesini unutun!
- Yemeği hızla yiyip bitirmekten siz de kaçının. Hızlı yemek, sindirime fazla vakit bırakmaz. Doygunluk hissinin geç oluşmasına ve fazla gıda tüketimine neden olur.
- Yemek sırasında televizyon izlemek gibi ek aktivitelerle ilgilenmeyin. Çocuğunuzun da bu aktivitelere yönlenmesine izin vermeyin. Yemek zamanı bir ortak beslenme sürecidir.
- Yağ ve şeker içeriği yüksek besinleri evinizde bulundurmayın. Patates, kurabiyeler, börekler, kuru yemiş tabakları, çikolata ve şekerlemeler sabotajcı yiyeceklerdir. Uzaklaştırın.
- Sebze, meyve ve yoğurt seçimlerinden çocuklarınızın ara öğünlerde de yararlanmasını sağlayın. Atıştırmalar çocukların çok sevdiği şeylerdir. Engel olmayın, sadece sağlıklı atıştırmalara yöneltin.
- Yemek porsiyonlarınızı küçültün
- Tabağındaki yemeği mutlaka bitirmesi için çocuğunuza ısrar etmeyin.
- Fast-food besinleri azaltın. Haftada bir gün gibi bir zaman aralığı ile kısıtlayın. Çocuğunuz bu besinleri seçtiğinde isteksiz davranın ve bu tavrınızın nedenini açıklayın.
- Besinleri ceza veya ödül olarak kullanmayın.
- Bütün aile fertlerinin katılabileceği fiziksel aktiviteler ve egzersizler düzenleyin.
- Ev işlerinde size yardımcı olmasını sağlayın. Birlikte evinizi, onun odasını temizleyin.
- Çocuğunuzu bir spor kulübüne kayıt ettirin. Klüpteki düzenli sportif aktivitelerden birine üye yapın.
- DVD izlediği, televizyon ve bilgisayar başında geçirdiği saatleri azaltın.
- Okulda da sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazanmasını sağlayın.
- Özellikle genç kızlarda yaygın olarak görülen şişmanlık hissi ve ardından gelen yememe takıntısı gibi durumlara dikkat edin
- Doktorunuz önermeden kesinlikle herhangi bir zayıflama ilacı, bitkisel ürün kullanmasına izin vermeyin.
- Bazı gençlerde sigara içmeye başlamak, kilo kaybı amacıyla bir araç olarak kullanılmaktadır. Bu gibi durumlarda dikkatli olun.
- Çocuğunuzda bir kilo problemi varsa her şeyden önce bir uzman hekime danışın.
- Sağlıklı beslenme için düşük glisemik besinler
- Sağlıklı bir büyüme ve gelişmeyi garanti eder
- İştahı bastırır, düzenler, dengeler
- Sağlıklı beslenme alışkanlıklarını teşvik eder.
- Değişik ve ilginç yemekler yemelerine olanak sağlar
- Sağlıklı bir kiloda kalmayı sağlar. Kilo denetimini ve kontrolünü kolaylaştırır
- Enerji ve form düzeylerini korur, geliştirir, anlama ve öğrenmelerine destek olur
Özel Bakım Gerektiren Yaralar İçin Evde Bakım Hizmeti Nedir, Neleri Kapsar?
İyileşmesi daha fazla zaman alan ve cilt bütünlüğünün bozulmasına yol açan yaralar ise kronik yara olarak değerlendirilir. Bu kronik yaralar özel bir bakım gerektirir. Yara bakımı hakkında bilinmesi gereken tüm detayları sizin için derledik.
Yorum Yap
Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Giriş Yap
Yorumunuzun kontrolden geçtikten sonra yayınlanacaktır.