Erkeklerin % 15'inde ve kısırlık tanısı ile müracaat eden erkeklerin % 40'ında saptanan varikosel (testis damarlarında genişleme, varisleşme), sperm üretimini bozan en önemli etkenlerden biridir. Varikosel erkeklerde en sık rastlanan ve mikrocerrahi ameliyat sonucu en başarılı sonuç aldığımız kısırlık sebebidir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) araştırmalarında olduğu gibi 2500 ameliyata yaklaşan şahsi deneyimim de varikoselin kısırlık üzerindeki etkisini ve başarılı tedavisinin kısırlık sorununa katkısını bilimsel olarak ortaya koymaktadır.
Varikosel, testislerde ısı artışı ve toplardamardaki kullanılmış kanın testise geri akımı sonrası mikro dolaşımı etkileyerek sperm üretimini bozar; sayı, hareketlilik, yapı ve kromozomal yapıya etki sonucu dölleme kapasitesini olumsuz etkiler. Varikosel saptadığım bir kişiye kısırlık sorunu için öncelikle mikrocerrahi varikosel ameliyatı öneriyorum, varikoseli olanlara ilaç tedavisi veya tüp bebek yöntemleri uygulamayı doğru bulmuyorum. Değişik ağırlık derecelerinde görülebilen varikoselin tanısı bu konuda deneyimli bir Üroloji- Androloji uzmanı tarafında doğru şartlarda yapılacak detaylı bir muayene ile konulmalıdır. Sadece doppler ultrasonografi ile saptanabilen varikosellerin ameliyat edilmesi fayda sağlamadığından çok özel durumlar dışında varikosel tanısı için hassas bir muayeneden başka herhangi bir tetkik (ultrason vb.) istenmemelidir.
Bazen ağrı sebebi de olabilen varikosel genelde bir sağlık sorunu olmayıp sadece çocuk sahibi olmak isteyen erkeklerde saptandığı takdirde önem taşır. Ergenlik çağında başlayan varikosel testislerin gelişmesine engel olabilir, sperm üretimine olan olumsuz etki yıllar içinde giderek artar. Ülkemizde erkeklerin genç yaşta evlenmeleri sayesinde varikoselden çok fazla etkilenmeden bir çocuk sahibi olabildikleri, daha sonraki yıllarda ise ikinci bir çocuk sahibi olmayı istediklerinde yıllar içinde artarak süregelen varikosel etkisi nedeni ile ikinci çocuklarının olmaması sık görülen bir durumdur.
Varikosel mikrocerrahi yöntemler kullanılarak başarı ile tedavi edilebilen ve en sık rastlanan erkek infertilitesi sebebidir. Tanısı doğru olarak konulan ve mikrocerrahi yöntemlerin başarılı uygulaması ile tedavi edilen varikosel vakalarında spermiyogram değerlerinde % 80 in üzerinde istatistiki anlamlılık gösteren düzelme sağlanır. Bu hastaların çoğu başka bir tedavi gerektirmeden çocuk sahibi olabilirler. Geri kalanların önemli bir kısmı ise rahimiçi aşılama gibi, tüp bebek uygulamasından daha kolay ve ekonomik bir yöntemden faydalanabilir düzeye ulaşacaklardır.
Daha önce varikosel ameliyatı geçirmiş fakat olumlu netice alamamış olanların önemli bir kısmında nüks varikosel tabir edilen durum saptanmaktadır. Gerçekleştirilen ameliyatın teknik nedenler ile yetersiz kaldığı bu vakalarda mikrocerrahi düzeltme ameliyatı uygulanarak olumlu sonuç alınabilmektedir.
Tüp bebek (mikroenjeksiyon) uygulamalarından önce varikoselin ameliyat edilmesi ile sperm hücrelerinin döllenme yeteneğini azaltan kromozomal yapı üzerine etkinin ortadan kaldırılması sonucu hamilelik oranlarının arttığı saptanmıştır.
Kısırlık sorunu olan erkeklerde varikosel teşhisinin muayene ve doppler ultrasonografi yöntemlerinin hatalı uygulanmaları sonucu ve bazen maalesef ticari kaygılar ile gereğinden fazla konulduğunu ve gereksiz yere ameliyatlar yapıldığını bilmekteyiz. Mikrocerrahi yöntemi ülkemizde başlattığım 1993 yılından itibaren 2500den fazla mikrocerrahi ameliyat gerçekleştirmiş olmama rağmen varikosel tanısı ile bana ameliyat için başvuran yüzlerce kişiye de ameliyat olmaları gerekmediğini zorlukla izah etmek zorunda kaldım.
Özel mikrocerrahi tekniklerin kullanılmasıyla gerçekleştirilen bu hassas operasyon yerine uygulanan diğer teknikler veya mikrocerrahinin başarısız uygulanması sonucu varikosel ameliyatı geçiren hastaların yaklaşık % 40 ında varikosel ortadan kalkmamaktadır. Ameliyat edilen hastaların bir kısmında ise lenf kanallarının bağlanması sonucu hidrosel, hatta atar damarların bağlanması sonucu testisin dumura uğraması gibi ciddi ve hatta düzeltilmesi mümkün olmayabilecek komplikasyonlar ortaya çıkabilmektedir. Fayda oranı % 80 lerin üzerinde olan varikosel ameliyatının gereksiz ve başarısız uygulamaları sonucu bu oran % 20 lere dek düşebilir. Bu nedenle ameliyat önerilen kişilerin konuyu basite almayıp detaylı tetkik ederek uzmanlar ile konsülte etmeleri uygundur.