Doğum İçin En İdeal Yaşın 20-30 Arası Olduğu Belirtildi.
Konuyla ilgili açıklama yapan Uzmanlar, anne adaylarına uyarılarda bulunarak, 35 yas üzerindeki annelerde problemli gebelik riskinin yüksek olduğunu söyledi.
Doğurganlığın yasla birlikte azaldığına dikkat çeken Uzmanlar "Doğum için en uygun yaslar 20 ile 30 arasıdır. Doğum aralıklarının en az 2 yıl olmasını sağlayarak hem kendinizi hem de bebeğin sağlığını daha iyi koruyabilirsiniz. 35 yas üzerindeki annelerde problemli gebelik riski yüksektir, ancak sağlıklı ve kendine dikkat eden annelerde bu risk azalır. 18 yasından küçük kadınlarda ise ölü doğum ve düşük kilolu bebek doğurma riski yüksektir. Doğurganlık yasla birlikte azalmaktadır. 20 yasında doğum kontrol yöntemi kullanmayan, düzenli ilişkiye giren ve bir çocuk isteyenlerin yüzde 20'si başarıya ulaşıyor. Bu oran 30 yasında yüzde 15'e ve 35 yasında yüzde 10'a iniyor. 40 yasında ise bu oran yüzde 5'e iniyor. Hamilelik hangi yasta olursa olsun risksiz değildir ama yaşın ilerlemesi ile bu risk artar.
Bu risklerin en önemlisi Don Sendrom'lu bir çocuk doğurmaktır. Don Sendromu görülme sıklığı anne yası ile beraber artar. Bu risk, anne 20 yasında iken 10 binde 1, anne 35 yasındayken binde 3, anne 40 yasındayken ise yüzde 1'dir. Don Sendromu ve başka kromozomsal anormalliklerin yaslı annelerde daha sik olmasının nedeni annenin yumurtalarının yaslanması ve zaman içinde zararlı madde, kimyasal, röntgen ve enfeksiyonlara daha çok maruz kalmasından olduğu düşünülmektedir" dedi.
Hamile döneminde soğuk algınlıkları ve dengeli beslenmeye dikkat etmeleri gerektiğini vurgulayan Uzmanlar, anne adaylarına su önerilerde bulundu:
"Kadınların çoğu dokuz aylık gebelikleri döneminde hiç değilse bir kez soğuk algınlığına veya gribe yakalanırlar. Çok rahatsızlık verici olsa da böyle hafif bir hastalık gebeliğinizi etkilemeyecektir. Yatarken ya da uyurken nefes almayı kolaylaştırmak için basınızı hafifçe yüksek tutun.
Soğuk algınlığı süresince aç kalmanız ne hastalığınıza ne de bebeğe yarar sağlar. Bu yüzden gerekirse kendinizi zorlayın ve iştahınız olsun, olmasın dengeli beslenmeyi sürdürün. Her gün turunçgillerden bir miktar yiyin ama tavsiye olmadan C vitamini takviyesinden kaçının. Bol miktarda sıvı alın. Ateş, aksırıklar, sürekli akan bir burun vücudunuzda sıvı kaybına yol açar. Ateşinizi doğal yollarla düşürün. Soğuk suyla duş alınn ya da banyo yapın, hafif giyinin. Eğer ateşiniz 39 derece ya da üstündeyse hemen doktora gidin"
Yorum Yap
Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Giriş Yap
Yorumunuzun kontrolden geçtikten sonra yayınlanacaktır.