Meme Kanserinde Kesin Tanıda İlk Basamak

Meme Kanserinde Kesin Tanıda İlk Basamak

Kalın iğne biyopsisi nedeniyle tümörün yayılması ve halk arasında söylendiği gibi komşu dokulara yayılması söz konusu değil.

Zahmetsiz, Ekonomik Ve Güvenilir Yöntem: Kalın İğne Biyopsisi

Dünyada altın standart olarak tüm meme hastalıklarının tanısı kalın iğne biyopsisi ile konuyor. Kalın iğne biyopsisi nedeniyle tümörün yayılması ve halk arasında söylendiği gibi komşu dokulara yayılması söz konusu değil.

Genel Cerrah Op. Dr. Hamdi Koçer, memede şüpheli bulgular saptandığında kesin tanı koymak için kalın iğne biyopsisi yapmak gerekliliğine dikkat çekiyor. Şüpheli bulguların el muayenesi ile belirlenemediği durumlarda, kalın iğne biyopsisinin görüntüleme yöntemleri rehberliğinde yapılması uygun görülüyor. Ortalama işlem süresi 20-40 dakika arasında sürüyor.

Op. Dr. Hamdi Koçer, “Kesin tanıyı koymak için cerrahi biyopsi yapılması; hasta için gereksiz ameliyat, yüksek maliyet ve risk anlamına geliyor. Ayrıca hastanın primer tümörü tanı amaçlı çıkartıldığında, ilerde kanser ameliyatını planlarken, hastayı gereksiz koltukaltı ameliyatından kurtaran ”sentinel lenf biyopsisi" şansı kayboluyor. Buna karşılık kalın iğne biyopsisi; hasta için kolay, zahmetsiz, ekonomik ve güvenilir bir yöntem. Özel iğneler tümörün meme içine yayılmasına engel olacak şekilde tasarlanmıştır." diyor.

Biyopsi öncesinde meme, lokal olarak uyuşturuluyor ve şüpheli alandan değişik iğneler yardımıyla yeterli olacak miktarda, kibrit çöpü büyüklüğünde doku örneği alınıyor. Bu büyüklükte kitleler ile kesin tanı güvenle konuyor. Biyopsi sonucunda meme kanseri saptanırsa hastanın ameliyat olması gerekiyor. Eğer kalın iğne biyopsisi sonucunda hastalığın iyi huylu olduğu anlaşılırsa, hasta birçok gereksiz işlemden de kurtulmuş oluyor. Örneğin; hasta gereksiz yere anestezi almıyor, ameliyata gerek kalmıyor, ayrıca hastanede de yatmıyor.

Altın Standart: BIRADS Sınıflaması İle Dünya Aynı Dili Konuşuyor

Geçmiş yıllarda hangi hastaya biyopsi yapılacağı, hangi hastanın takip edileceği cerrahın mesleki deneyimi ile sınırlı iken; şimdi tüm dünya radyoloji raporlarında BIRADS sınıflamasını kullanıyor.

BIRADS sınıflamasında kullanılan kodlar, dünyanın her yerinde aynı anlamı taşıyor. Örneğin; raporun sonunda BIRADS 2 yazıyorsa hastanın özel bir takibe ihtiyacı olmadığı anlaşılıyor; BIRADS 3 hastaya ilave takip gerektiği, BIRADS 4 ise biyopsi ile kesin tanı konması gerektiğini ifade ediyor.

Modern tıbbın ayrılmaz bir parçası olan kanıta dayalı tıp, tüm dünyadaki uygulamaları standart hale getiriyor. Türkiye'de, meme cerrahisinin yüksek standartlarda yapıldığı merkezlerde de dünyaca kabul görmüş bu standartlar uygulanıyor.

Yorum Yap

Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Giriş Yap

Yorumunuzun kontrolden geçtikten sonra yayınlanacaktır.

...