Markalara yönelmenin yanlış bir davranış olmadığını belirten doktorlar, bazı markalar takıntı derecesinde hayat tarzı haline getirilirse, durumun patolojik bir hal alacağı yönünde uyarıyorlar. Popüler kültürde ve medyada sürekli olarak reklamı yapılan bazı markaların, kullanıldığında kişi kendini daha değerli hissedecekmiş gibi sunuluyor olması, gelişme çağındaki çocukların ve gençlerin kafasını karıştırıyor. Ekonomik durumun iyi olduğunu gösteren, prestij göstergesi kabul edilen bazı marka ve ürünlere sahip olmak bir zorunluluk gibi algılandığında, kişiyi depresyona sürüklüyor.
Doktorlar, çocukların bilinçsiz bir tüketim döngüsünün parçası olmasına izin verilmemesi gerektiğinin altını çizerken, ailelerin çocuklarına iyi örnek olması gerektiğini hatırlatıyor: "Aile, çocuğun ruhsal gelişiminde en önemli ortam ve toplumsal kurumdur. Aileler çocukları ile iletişime geçmeli marka merakının şekil konusunda aşırıya gitmek olduğu anlatılmalıdır. Tabii ki anne babanın da bu konuda çocuğa rol model olması gerekir." Çocuğunuzun öz saygısının oluşmasını sağlayın: Çocukluk çağından itibaren ailedeki bireylerin birbirine saygılı davranması ve değerli olduğunu hissettirmesi çok önemli. Çocuğun öz saygısının oluşmasını sağlamak için ebeveynlere çok iş düşüyor, Başkaları tarafından kabul görebilmek için kendine zarar verebilecek bazı davranışlara yönelmesinin önüne geçebilmek için, çocuğun olduğu haliyle yeterince değerli ve önemli olduğunu biliyor olması gerekir.