Akciğer Zarı İltihabı: Sınırlı Veya Lokalize

Sıvı birikimi akciğerler arasındaki boşlukta, akciğer lobları arasında, bazen de çevresi yapışıklıklarla sınırlanmış kesecikler biçiminde gerçekleşebilir.

Akciğer zarı iltihabında sıvı her zaman zar boşluğunda serbest olarak toplanmayabilir. Sıvı birikimi akciğerler arasındaki mediyastin adlı boşlukta, akciğer lobları arasında, akciğerle diyafram arasında, bazen de çevresi yapışıklıklarla sınırlanmış kesecikler biçiminde gerçekleşebilir. Yapışıklıklar genellikle sıvı-fibrinli akciğer zan iltihabının İyileşmesi sırasında zarın iki katmanı arasında oluşur. Sınırlı akciğer zarı iltihabının yerleştiği bölgeye göre çeşitli tipleri vardır.

 

Mediyastini örten akciğer zarı iltihabı

Eksüda niteliğindeki sıvı, akciğer zarının mediyastin organlarını Örten katmanıyla akciğerin mediyastine bakan iç yüzünü döşeyen karşı katmanı arasında birikerek iki katmanı birbirinden ayırır. Sıvı mediyastinin ön ya da arka bölümünde toplanabilir. Genellikle hastalıklı yandaki akciğerin göbeğinde (hilus) lenf bezlerine de yayılmış veremin sonucudur. Birincil kompleks (Ghon kompleksi) denen bu verem olguları daha çok gençlerde görüldüğünden bu tip akciğer zarı İltihabına da çoğunlukla gençlerde rastlanır.

Sıvı ön mediyastinde toplanmışsa, en tipik belirti göğüs kemiğinin arkasından başlayıp koltukaltı ve memeye doğru yayılan ağrıdır. Sıvı arka mediyastinde toplandığında ağrı omurga boyunca yayılır. Sıvı birikimi çok fazlaysa mediyastin organlarına baskı yapar. Baskı soluk borusunaysa hırıltı ve ağn, yemek borusunaysa yutma güçlüğü, vagus sinirineyse öksürük, gırtlaktaki rekürrent sinirineyse ses kısıklığı ya da ses kaybı, azigos toplardamaraysa boyun ve göğsün yüzeysel damarlarında dolgunluk ve genişleme gibi belirtiler görülür.

Akciğer filmi çekilmeden mediyastini örten akciğer zarı iltihabı tanısına varmak çok zordur. Tanı amacıyla torasentez ya da mediyastinoskopi yapılması birçok teknik soruna yol açar.

Loblar arası akciğer zarı iltihabı

Oldukça sık rastlanır. İltihap akciğer loblarını ayıran yarıkların içini örten zar bölümlerindedir. Akciğer dokusunun bir hastalığı söz konusu değilse en sık görülen etken verem basilidir. Akciğer dokusunda bir hastalık varsa bu genellikle yanğa komşu bölgedeki akut bronş-akciğer iltihabıdır.

Hastalıkta öbür akciğer zan iltihabı belirtilerine ek olarak yüksek ateş, iltihaplı loblar arası yarık boyunca yayılan ağn, Öksürük ve nefes darlığı görülür. Tanı akciğer filmiyle konur. Hastalığın bıraktığı izler genellikle yıllar sonra çekilen akciğer filmlerinde bile yarıklar boyunca uzanan çeşitli kalınlıklarda opak çizgiler biçiminde görülebilir.

Diyaframı örten akciğer zarı iltihabı

Genellikle çok seyrek görülen ve her zaman kolay tanı konamayan bir hastalıktır. En çok verem hastalığı süre cinde ortaya çıkar. Aynca başta karaci ğer ve özellikle safrakesesi olmak üzere kann boşluğundaki organların enfeksi yonları sırasında gelişir. Bu durumda sıvı genellikle irinlidir. Karın organlarıyla ilgili belirtiler Öne çıktığından he kimin daha çok bunlara dikkat etmesi akciğer zanndaki sıvı birikiminin göz den kaçmasına yol açabilir. Hastada yüksek ateşle birlikte göğsün alt bölümünde yoğunlaşan ağn vardır; aynca öksürük, nefes darlığı, yutma güçlüğü ve diyafram örselenmesinin sonucunda çok tipik olarak ortaya çıkan hıçkınk görülür. Tanıya öncelikle akciğer filmiyle vanhr. Filmde diyafram kubbesi hareketsiz ve biçimi bozuk olarak gözlenir; sıvı toplanması diyaframda yoğun bir bölge biçiminde görülür.

Akciğer tepesini örten akciğer zarı iltihabı

Zann akciğerin tepesini örten bölümündeki iltihap genellikle vereme bağlıdır. Belirtileri öbür akciğer zarı iltihaplanndaki gibidir. Bazen tam ama cıyla köprücük kemiği allından batın ları bir enjektörle torasentez yapılır..

Keseleşmiş akciğer zarı iltihabı

Keseleşmiş iltihap akciğer zarının herhangi bir bölgesinde görülebilir. Çevresindeki yapışıklıklarla yalıtılmış bir akciğer zan kesesi içinde sıvı birikimi sonucunda oluşur. Yapışıklıklar iyileşme sürecin deki bir sıvı-fibrinli akciğer zan iltiha bından arta kalmıştır. Sıvı İrinliyse yapışıklıkların oluşumu kolaylaşır. Gerçek ten de irinli sıvılar kolayca geri emilemez, yoğunlukları hızla artar ve akciğer zan katmanlan arasında yaygın ve kalıcı yapışıklıkların oluşumuna yol açar.

Keseleşmiş akciğer zan iltihabının iyileşmesi zaman alır ve tedavisi çok karmaşıktır. Tedavi genellikle bölgeye antibiyotik, kortizon grubu ve fibrin eritici ilaçların enjekte edilmesine dayanır.

Bu tedaviyle hastalık iyileşse de keseleşmiş iltihabı oluşturan yerel anatomik koşullan fazla değiştirmez.

Keseleşmiş bir akciğer zarı iltihabının kalıcı tedavisi ancak cerrahi girişimle yapılmaktadır.