Klorofil, sindirilebilir protein, vitamin, mineral, enzim ve karotenoidlerin zengin bir kaynağıdır. Kalorisi kısıtlanmış diyetlerde çok iyi bir besleyicidir. Klorofilin zarar görmüş dokuların iyileşme hızını arttırdığı bulunmuştur. Özellikle sindirim sisteminde kötü koku yaratan bakterileri yok ederek sindirim sistemine yardımcı olur.
Ayrıca klorofil hemoglobine çok benzer yapıdadır, kan yapımını artırdığı da düşünülmektedir. Klorofilin zarar görmüş dokuların iyileşme hızını artırdığı bulunmuştur. Vücut fonksiyonlarının dengeli çalışmasını sağlayıp vücudun gereksinim duyduğu besinleri en üst seviyede kullanmalarına yardımcı olabildiği gibi vücudu zararlı maddelerden de temizleyebilir. Bu özelliğinden dolayı vücudumuzu "akort edici" denilebilir. Zararlı toksinlerden koruyucu özelliği dışında, bu toksinleri arıtarak adeta vücudun doğal deodorantı olarak da görev yapar. Bu nedenle beslenirken koyu yeşil yapraklı sebzeler ile maydanoz, dereotu, naneyi bolca tüketmeliyiz.
Örneğin ödem sorunu çeken, sık sık hastalanan kişiler beslenmelerinde maydanoza ağırlık verdiklerinde başarılı sonuçlar almaktadırlar. Çünkü maydanoz suyundaki yüksek klorofil miktarı kanı artırarak oksijeni metabolize eder; böbrekleri, karaciğeri, idrar yollarını temizler.
Çok Pişirmeyin
Yeşil sebzelere rengini, klorofil adı verilen pigment verir. Klorofil sıcağa dayanıklı olmadığı için çok pişirilen sebzeler renklerini yitirir, bu nedenle yeşil sebzeler kısa sürede, az su ve yağla pişirilmelidir. Böylece sebze hem lezzetini hem de besin değerini çok fazla yitirmemiş olur. Ayrıca sebze yemeği pişerken kapağı sıkı sıkıya, sürekli kapalı tutulursa yeşil renk hızla kahverengiye dönüşeceğinden tencerenin kapağı ara sıra açılmalıdır. Yeşil sebzelere renginin korunması için bazen soda eklenmektedir. Soda yemeğin hem lezzetini bozar hem de besin değeri kaybına yol açar, kesinlikle eklenmemelidir.
Yorum Yap
Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Giriş Yap
Yorumunuzun kontrolden geçtikten sonra yayınlanacaktır.